Gençlik ve dinamikliğimizin yegâne sembollerinden birisi olan ellerimizin üzerini kaplayan derimiz, oldukça ince ve yumuşak bir tabaka halinde bulunmaktadır. Aynı zamanda ellerimizin üzerinde, vücudumuzun diğer sık kullanılan noktalarına nazaran daha az miktarda yağ noktaları bulunmaktadır. Elimizin üzerinde bulunan bu az sayıdaki bezler önemsiz durmalarına karşın aslında ellerimiz için çok ama çok faydalı olan sebum isimli içerisinde yağ bulunan bir maddeyi salgılarlar. Yine aynı zamanda ellerimizin üzerinde ter bezlerimizin kanalcıklarının uçları da bulunmakta. Ellerimizin iç tarafı olan avucumuzun derisi ise ellerimizin üzerindeki ince deri tabakasına nazaran çok daha sert ve fazlaca kabadır. Ancak avuç içimizde ellerimizin üzerindeki ter bezlerine göre daha çok ter bezi bulunmakta ancak vücudumuzun çoğu bölgesine oranla avucumuzun içerisinde yağ bezi bulunmamaktadır. Bu durum avucumuzun içini, vücudumuzun diğer bölgelerine göre kıyasladığımızda çok fazla kuru olan bölgelerden bir tanesi yapmakta.
Ellerimize gereken önemi verip yeterince temiz tutmaz isek elimiz, yaşlanmakta olduğumuzu bedenimizin diğer kısımlarına göre çok fazla önceden bizlere uyarı verebilir. Ayrıca bu durumu toparlamak günümüz tıp imkânlarıyla çok mümkün olmamaktadır. Örneğin vücudumuzun en göz önünde olan yeri yüzümüz plastik cerrahi müdahaleyle toparlanabilir ama ellerimize bu tarz bir ameliyat gerçekleştirilemez. Bu nedenle el bakımı vücutta önem sırasına göre ön sıralarda yer almaktadır. Ancak günümüzde tıp bilimi üzerine zaman harcayan bazı bilim insanları ellerin üstlerini daha katman katman bir duruma getirip ellerimizi gerdirerek daha genç göstermek için yepyeni çözüm yolları denemeye devam etmektedir. Ancak şu an ki durumumuza bakacak olursak öncelikle ellerimizin sudan uzak durması gerekmektedir. Uzun süre suda duran ya da suyla teması olan eller ileri ki yaşlarda daha çabuk kırışırlar.
Diğer bir uyarımız her gün bulaşık yıkayanların eldiven kullanması yönünde. Devamlı olarak el ile temas eden deterjanlar ya da evlerimizde kullandığımız diğer temizlik malzemeleri ellerimize zararlıdır. Bir zaman sonra ellerimizi tahriş etmeye başlar ve ellerimizde çeşitli lekeler oluşabilir. Bundan dolayı eldiven kullanarak önceden önlemimizi almış olmalıyız. Eldiven kullanarak lekelere karşı ve ellerimizin erken yaşlanmasına karşı doğru bir davranışta bulunmuş oluruz.
Son olarak çok fazla güneşe maruz kalmaları ya da toprak ve yağmur gibi şeylerle olağandan çok fazla teması ellerimizin yine çabuk yıpranmasına yol açar bundan dolayı yukarıda saydığımız nedenlere dikkat etmenizi tavsiye ederiz. Eller vücudumuzda ilk dikkat çeken yer olduğu için, kimyasal nedenlerle yaşlanmasına izin vermemeliyiz.
